Tip 1 Diyabet Tedavisi
İlk teşhis konulduğunda tip 1 diyabetli çocuk veya gençler hastaneye yatırılarak insülin tedavisine başlanır ve insülin yapılması öğretilir. Çocuğunda şeker hastalığı olan anne ve baba ilk önce bir panik içindedir. Bu nedenle anne ve babanın da hastalık konusunda bilgilenmesi gerekir. İnsülin tedavisi genellikle günde iki kez orta etkili ve kısa etkili insülinin karışımı şeklinde olur. Günlük uygulanacak toplam insülin dozunun üçte ikisi sabah kahvaltı öncesi geri kalanı akşam yemeği öncesi yapılır. Akşam ve sabah açlık kan şekeri düzeyleri takip edilerek insülin dozları ayarlanır. Ayrıca uzun etkili bir insülin ve birlikte her yemek öncesi kısa etkili bir insülin enjeksiyonu da yapılabilir. Bazı hastalarda gerekirse insülin pompası takılabilir. Tedavinizi doktorunuz ayarlayacaktır.
Tip 1 Diyabet Tedavisi
İlaç veya haplarla tedavi sadece Tip 2 diyabetli hastalarda uygulanır. Tip 1 şeker hastaları insülin kullanmak zorundadır. Bununla birlikte pankreası ameliyatla çıkarılmış hastalarda ilaç (hap ) verilemez, bu hastaların da insülin kullanmaları gerekir.
Tip 2 Diyabetli bir hastanın tedavisine, öncelikle diyet ve egzersiz ile başlanır. Ancak buna rağmen kan şekeri düşmüyorsa veya kan şekeri yüksek ise ilaç tedavisine başlanır. Ağızdan alınan bu haplar kan şekerinin düşmesini sağlar.
Ağızdan alınan ilaçlar vücuttaki etkilerine göre bazı gruplara ayrılır. Bir grup ilaç, pankreas bezinden insülin üretimini artırırken diğer bir grup ilaç vücut tarafından yeterli derecede kullanılamayan insülinin kullanılmasını sağlar.
Doktorunuz, şeker durumuna göre bu değişik gruplardaki ilaçlardan uygun olanını size reçete eder. Şeker ilaçları tek ilaç veya iki-üç ilaç kombinasyonu halinde verilebilir.
Şeker hastalığı tedavisinde son yıllardaki görüş ilaç tedavisine erken ve yeterli dozda başlanması şeklindedir. Diğer bir görüş ise tek ilaç yerine birkaç tür ilacın (etki mekanizmaları farklı) birlikte verilmesidir.
Yukarıda belirtildiği gibi aslında ilaç tedavisine diyet ve egzersize rağmen kan şekeri düşmeyen hastalarda başlanır. Bununla birlikte diyeti iyi yapamayan ve yeteri kadar egzersiz yapamayanlarda ilaç kullanımına hemen başlamakta fayda vardır. Diyet ve egzersize rağmen HbA1c % 6.5’den fazla ise veya açlık kan şekeri 108 mg/dl den fazla ise ilaç tedavisi verilir.
İlaçlara Nasıl Başlanır ve Değiştirilir?
Şeker hastalığı tedavisinde kullanılan hap şeklindeki ilaçlar genellikle düşük dozda başlanır ve kan şekerine göre doz artırılır. Maksimum doza kadar bir ilacın dozu artırabilir. Son zamanlarda birkaç ilacın birlikte verilmesi de önerilmektedir.
Hastaların %10-20’sinde ilaç kullandığı halde kan şekeri yüksekliği görülebilir. Bu durum ilacı zamanında almamak, stres veya enfeksiyon oluşması nedeniyle gelişebildiği gibi, ilacın artık etki etmemeye başlaması veya pankreasdaki insülin salgılayan beta hücrelerinin azalması nedeniyle oluşur.
Eğer bir ilaçta etkisizlik görülürse diğer bir ilaca geçilebilir. Kullanılan ilaçların yan etkilerinin ne olduğu öğrenilmelidir.
Kimler Şeker İlacı (hap şeklinde) Kullanamaz?
Tip 1 diyabeti olan hastalar ile tip 2 diyabeti olduğu halde karaciğer ve böbrek hastalığı olanlar, pankreas bezi ameliyatla çıkarılanlar ve pankreas iltihabı geçirenler şeker ilacı olan hapları kullanamaz, bu hastaların insülin kullanmaları gerekir.
İlaçların Tipleri
1) Kanda mevcut insülin hormonunun etkisini artıranlar:
Metformin, acarboz, ve roziglitazon gibi ilaçlar insülinin etkisini artırırlar. Bu ilaçlar karaciğer, kas ve yağ dokusunu etkileyerek insülin hormonunun daha etkili çalışmasını sağlar. Bu ilaçlar kan şekerinin normal düzeyin altına inmesine (hipoglisemi) neden olmazlar.
2) İnsülin salgısını artıranlar:
Sülfonilüre grubu ilaçlar ile repaglinid ve nateglinid türü ilaçlar ise pankreastan insülin salgılanmasını artırırlar. Sülfonilüre grubunda bulunan ilaçlar ise şunlardır: Glipizid, Gliburid, Glimeprid
3) Karbonhidratların Barsaktan Emilimini Geciktirenler:
Acarboz ve glinid türü ilaçlardır. Yenen gıdalardaki karbonhidratların bağırsaktan emilimini azaltırlar.